22 Mart 2013 Cuma

Cupcake (Teşekkür cupcakeleri)

 Sevgili Zehra Hanım ve arkadaşlarının cupcakeleri...



8 Mart 2013 Cuma

"8 Mart"

Bugün "Dünya Kadınlar Günü "
Kadına değer verilmeyen, bu yüzyılda hala kadını "mal" olarak gören zihniyete sahip bir ülkede yaşıyoruz.
Kız çocukları hala okutulmuyor...Hala çocuk gelinler var...Hala (üstelik sayıları her geçen gün artan) kocası,eski kocası veya erkek arkadaşı tarafından "malı" gibi görülen ve sokak ortasında öldürülen kadınlar var...Küçücük kız çocuklarına tecavüz edip sonra suçlarından aklanıp utanmadan ortalıkta dolaşanlar var...
Vede Sahip olduğumuz hakları kendi elleriyle altın tepside erkeklere sunan kadılar var...Atatürk'üm çok büyüksün.Sen bize medeni geçinen ülkelerden önce, üstelik de ülkemizdeki kadınlar istemeden var olma hakkını verdin...Ama çaba sarfetmeden elde edilenin değeri yeterince bilinmediğinden olacak mirasyediler gibi  tüketiyoruz senin bize sunduğun insan olma haklarını...
Herşeye rağmen, kadına bu eziyetleri hak görenlere inat "Dünya Kadılar Günü"müz kutlu olsun...


Artık İsyan Ediyorum

Kızım küçükken ille de balık istiyorum diye tutturmuş, ne dediysem ikna edemediğim için fanusun içine bir süs balığı almıştım.Tabi kısa bir süre sonra beklenen son geldi ve balık öldü.O küçücük balık bir candı.Biz onu çöpe atamadık.Bahçede toprağa gömdük.Çünkü vicdanımız başka türlüsüne izin vermedi.
Dünden beri moralim çok bozuk. Müge Anlı'nın sürekli takipçisiyim.Uzunca bir süredir kayıp olarak aranan bir kadının, dünürü tarafından öldürülüp gölete atıldığı ortaya çıktı.Akşam vakti ise internette, iki yılı aşkın bir süredir akibeti araştırılan Sinem'in ölüsünün bulunduğu haberini okudum.Annesinin feryatları geldi gözümün önüne.İki yıldır kendi çabalarıyla çalmadığı kapı kalmadı,kızını ölü yada diri bulabilmek için çırpındı durdu."Öldürdüyseniz de ölüsünü verin, hiç değilse mezarı olur,gider dua ederim." dedi. Sonunda bir mezarı olacak; gencecik, yanlış arkadaşlarla yanlış kişilerle tanışmış, canilerin eline düşmüş, katledilmiş Sinem...
Annesinin sözleri ne kadar haklı...Kızlarımızı üniversiteye gönderemeyecek miyiz?Sokağa salamayacak mıyız?
Her yerde erkek nüfusun çoğunda olan ama küçük yerlerde insanlar birbirini daha iyi tanıdığı için olacak çabuk duyulan bazı gerçekler var. Okumak için gelen kızlara "av" gözüyle bakıyorlar.Tecrübesizliklerinden,çaresizliklerinden yararlanıp tuzağa düşürüyorlar.Sonra da kendi pisliklerini bildikleri için kendi kızları ve karılarına göz açtırmıyorlar ki aynı pisliğe onlar maruz kalmasın...Daha da kötüsü, bu kişiler etraflarında dindar,iyi aile babası biliniyorlar, ramazanda oruç tutuyorlar...
Düşündükçe midem bulanıyor...Ne oldu bize böyle?...Nereye gitti insanlığımız?
Töre cinayeti adı altında bir kadın cinayeti duymadığımız gün yok artık.
En dindarı yada medeni geçineninden bile "Bir küfür et oğlum da duysunlar" diyen, oğlunu erkek yetiştirmenin küfür öğretmekle olacağını zanneden, insanlıktan nasibini almamış babalar gördüm.O babalar önce şunu bilmelidirler ki; önemli olan erkek yada kadın olmaktan önce "insan" olmaktır.
İnsan olabildiğiniz zaman başkasının evladına da kendi evladınızmış gibi bakabilirsiniz, kötülük yapamazsınız. Bir balık ölüsünü bile çöpe atamıyorken bir insanı katledip kuytu köşeye atıveren canilerden Allah'ım hepimizi korusun.

4 Mart 2013 Pazartesi

Mutfağımın Yeni Yardımcısı

Bir yıldır kurabiye ve pasta ile fazlaca uğraşıyorum.Elde mikserle pasta çırpmak; kurabiye hamurunu elle yoğurmak zaten kas yırtılması olan kolumu çok zorluyordu.Hamur karıştırma makinelerine bakıyordum ama çok pahalı olduğu için indirim kolluyordum.Bir-iki hafta önce Esse mağazasına uğradım.Amacım bilinen markada indirim olup olmadığını kontrol etmekti.Fakat bir de ne göreyim, Essenso kendi markasıyla bu üründen çıkarmış.Önce epey tereddüt ettim.Sonra "Diğeri indirime girsin diye daha ne kadar bekleyeceğim?Üstelik bu da Alman malı ki güverim..Fiyatı uygun ve çok ihtiyacım var. Öyleyse ne bekliyorum ki, alayım rahatını edeyim" dedim.
Şubenin kendi indirimiyle bana 630'a geldi.Şimdilik çok memnunum.Meğer hamur işi yapmak ne kolaymış!

Darısı isteyenlerin başına olsun, tavsiye ederim...


3 Mart 2013 Pazar

Sevgili Arzu'nun Doğum Günü Pastası

 Bu pastayı Sevgili Arzu için yaptım.
 Kendisine çocukarı, eşi , ailesi ve sevdikleriyle birlikte nice sağlık, mutlu,huzurlu yıllar diliyorum.


Kabak Tatlısı

 Kabak tatlısı kış aylarının vazgeçilmezidir.Hele bir de kaymaklı olursa daha da cezbedici olur ama malesef biz bu güzel lezzetten uzak durmak zorundayız.
Kaymaksız da olsa bol cevizle zevkle yiyebiliriz.
 Kabak tatlısı bilinen bir tariftir.Ancak hiç denememiş olanlar için yardımcı olabilir vereceğim tarif.
Yaptığımız herşeyde olduğu gibi bunda da öncelikle doğru kabağı seçebilmeliyiz.Alacağımız kabak çok koyu renkli ve sert olmalı.Pazar yerinde koyu renk görünmesi için kırmızı renkli çadır kullanıyorlar; sakın aldanmayın.
Sertliğini anlamak içinse kabağın turuncu kısmına tırnağınızı batırn.Kabuğunu temizletebiliyorsanız işiniz kolaylaşır.Yine de pratik soysoylarla kalan sert kısımlarını temizlemelisiniz .İstediğiniz büyüklükte doğrayıp yıkadıktan sonra geniş bir tencereye yerleştirin ki daha kolay ve dengeli pişsin.(Yani pişerken karıştıramayacağınız için altı yumuşayıp dağılırken üstü sert kalmasın)
 Üzerini kaplayacak kadar toz şeker döküyoruz.
 Ve akşamda hazırlarsanız sabah kalktığınızda pişirilmeye hazır duruma gelmiş olur.
Ama gündüz yapacaksanız genelde 4-5 saat bekletmelisiniz.Kabağına göre bu süre farklı olabiliyor.Eğer suyunu salmışsa ve şeker epeyce erimişse ocağa alabilirsiniz.Ben  tencerenin kapağı kapalı olarak (Taşmamasına dikkat ederek) önce hızlı eteşte, kaynayınca kısık ateşte kabaklar yumuşayıncaya kadar pişiriyorum.Pişince bir fırın kabına alarak fırınlıyorum.
 Sonra da bol cevizle servis yapıyorum.
Afiyet olsun...
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...